18 Mayıs 2012 Cuma
YENİ KARADELİK TEORİSİ
Hawking'in yeni karadelik teorisi
Dünyaca ünlü teorik fizik uzmanı Stephen Hawking’in İrlanda'nın başkenti Dublin'de düzenlediği bir basın toplantısında, kendisine ait olan ve yıllardır bir çok bilim adamı tarafından kabul gören karadelik teorisinin yanlış olduğunu itiraf etmesi bilim dünyasında şok etkisi yaptı. Basın toplantısına Kara delik paradoksunu çözdüm ve bunun hakkında konuşmak istiyorum diye başlayan Stephen Hawking eski teorisinde yanıldığını belirttikten sonra yeni ve çok tartışılacak bir teori ileri sürdü. Hawking’in daha önceki teorisine göre karadelikler içlerine hapsettikleri kütleleri Hawking etkisi adı verilen bir ışınım ile radyasyon şeklinde etrafına yayarak zamanla yok ediyordu. Bu iddia kuantum fiziğinin madde asla yok edilemez kuralı ile açık bir çelişki içindeydi. Fakat Hawking yaptığı basın toplantısında eski teorisinin yanlış olduğunu ve karadelik içerisine giren maddenin yok olmadığını, hatta kardeliklerin yuttukları maddeleri geri püskürttüklerini idida etti. Bu itiraf Kip Thorne ve John Preskill ile 1997 de girmiş olduğu iddiayı kaybettiğinin kabulü anlamına da geliyordu. Basın toplantısının sonunda iddiayı kaybettiğini de ilan etti. (iddia ile ilgili belgenin kopyasını Stephen Hawking’in Ceviz Kabuğundaki Evren isimli kitabında bulabilirsiniz). Hawking yaptığı açıklamada karadeliklerde maddenin yok olamayacağının kabul etmesinin yanında bir çok önemli iddiaya daha yer verdi. Yıllardır tartışılan karadeliklerin paralel evrenlere geçiş kapısı olduğu fikrinin de doğru olamdığını açıklayan ünlü bilim adamı entropi ile kütle çekim kanunu arsında bir ilişki bulunduğunu da savundu. Ortaya attığı yeni teori hakkında çok fazla detaya girmeyen ünlü bilim adamının ağustos ayında yayınlanması beklenen makalesi ile teorisi hakkında daha detaylı bilgiler vereceği tahmin ediliyor. Bu makaleden sonra yeni teorinin bilim dünyasında kabul görüp görmeyeceğini zaman gösterecek.
6 Nisan 2012 Cuma
9 Mart 2012 Cuma
BİLGİ TOPLUMU NEDİR
Enformasyon teknolojilerinin gelişmesi, ülkeler ve kıtalar arasındaki, sınırları adeta geçersiz kılmıştır. Diğer taraftan, robot teknolojisi günden güne hızla gelişmektedir ve daha önceleri insan gücü ile yapılan ağır işler robotlara bırakılmaktadır. İşte bütün bu teknolojik gelişmeler, insanları daha çok bilgi ve beceri gerektiren alanlara yöneltmiştir.
Çağımızın en önemli unsuru bilgidir. Her şey bilgi üstüne kuruludur. Günlük hayatımızda kullandığımız telefon, hesap makinesi, televizyon, gazete, bilgisayar gibi araçlardan yararlanmak yoğun bilgi gerektirir. Aynı zamanda bu gibi araçların kendileri de bilgi yüklüdür. Hızlı gelişen teknoloji ve ihtiyaçlar bilgiyi ön plana getirmiştir.
Bugün farkında olmasak da, bilgilerin ve mesajların kıtalar arasında ışık hızıyla dolaştığı bir elektronik evrende yaşıyoruz. Bu evrende artık modern çağın inşam, faturalarım ödüyor, hava durumunu öğreniyor, alış veriş yapıyor, uçak rezervasyonu yapıyor, iş buluyor, arkadaş buluyor. Günümüz inşam, bunun gibi yüzlerce konu ve kütüphaneler dolusu bilgiyi, bürosundaki veya evindeki bilgisayarının tuşlarına basarak elde ediyor ve yararlanıyor.
Bilgisayarlar, bilgi ağlan, uydular ve benzen enformasyon teknolojileri sayesinde uzak mesafeler kısalmış ve sınırlar önemini yitirmiştir. Bu çağda bilgi alış verişi ve bilgi kullanımı her şeyden önemli hale gelmiştir. İşte bu çağa bilgi çağı, bu çağı yakalayan ve bu çağın gereklerini yaşayan toplumlara da bilgi toplumu denilmektedir.
Bilgi toplumu çağının başlangıcı sayılan 1960′lardan önce, sermaye ve emeğe dayalı ağır sanayi ön plandaydı. Bundan dolayıdır ki, 1800′lerden başlayarak 196()’a kadar geçen çağa, sanayi toplumu çağı denilmektedir. Bugün ise, bilgi yoğun sanayi (bilgiye dayanan sanayi) ön plana çıkmıştır.
Bir bilgisayarda kullanılan entegre devrelerin (çip) yaklaşık % 7()’i bilgi, % 3()’u emek ve sermayeden oluşuyor. Burada bilgi denilince, bir ürünün geliştirilmesi için sarfedilen araştırmageliştirme çabalan da işin içine girmektedir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)